Yeni kimlik kartlarında kişinin din ve medeni durumu artık belirtilmiyor. Din adamlarının bindikleri pahalı makam arabaları gündemden düşmüyor, Diyanet İşleri'ne ayrılan bütçe birçok bakanlığın bütçesinden daha fazla, fen lisesi açılacağına imam hatip lisesine dönüştürülmüş okullara insanların çocukları zorla gönderilmeye çalışılıyor. Bu arada kulağıma gelen bazı söylentilere göre imam hatip liselerinde deizm akımının yaygınlaştığı söyleniyor.Her fırsatta 90 dokuzu Müslüman olan ülkemizde yüce devletimize şimdilik hükümet eden iktidar partisi ahlak ve edep ile alakası olmayan dizileri ısrarla televizyonlarda yayınlanmaya devam ediyor. Gazetelerin manşetlerinden ahlaka dayalı namus cinayetleri yerini psikolojik bunalımdan kaynaklanan cinayetlere bırakıyor.
İnsanları psikolojik olarak tembelliğe iten şans oyunları devletimiz tarafından neredeyse 7 gün 24 saat oynatılır hale geldi. Zaten çarpık olan eğitim sistemimiz bence biraz zor düzelir ve 16 yıldır iktidar olan parti her seçimde sistemin kötü olduğunu ve hemen daha iyi şeyler yapılacağını vaad ediyor. Asgari ücretle bile iş bulamayan toplumun çekirdek aile kesimine ısrarla 3 çocuk yapılması dayatılıyor, bu arada Şeyma isimli kadından boşanan Acun aldığı toplu paranın dışında aylık 12.5000 TL nafaka alıyor. Gelin bu ülkede asgari ücretle çalışan bir erkeği hangi kızın eş olarak kabul edebileceğini siz tahmin edin....Hiç ilgilenmediğim halde futbol ile ilgili bir iki laf edeceğim, güya iktidara en muhalefet geçinen Sözcü Gazetesi bile neredeyse sürmanşetlerinin yarısını futbola ayırmış durumda siz durumun vahametini tahmin edin lütfen..
Ekonomik kriz kimsenin dilinden düşmüyor fakat bazı gözlemlerimi sizinle paylaşmak istiyorum. İnsanların lüks düşkünlüğünden kaynaklanan israf sonucu düştükleri ekonomik sıkıntı konumuzun dışındadır. Benim kastettiğim hiçbir şey üretmeden buğdayı, eti ithal edecek duruma gelmiş bu ülkede ülkemizi yönetenlerin söylemleri veya çarpıtılmış, önümüze konulan istatistikler ne kadar inandırıcı olabilir buna anca embesiller inanır. Amerikan Dolarının sert yükseliş ve düşüşlerine hızlı tepki veren özel sektör yükselişte gösterdiği sürati dolar düştüğünde fiyatlarına yansıtmayarak haksız kazanç elde etmektedir. Hükümet bu konuda hiçbir cezai müeyyide uygulamamaktadır. Yaptığı basiretsiz muhalefet sayesinde yerin dibine batmış olan Cumhuriyet Halk Partisi yönetimi ısrarla koltukta oturmaya devam etmektedir ve acı olan memleket bu durumda iken bu saatten sonra hiç bir etkisi olacağını düşünmediğim yerel yönetimlerin başkanlık seçimleri için insanlar aday gösterilebilmek için birbirlerini parçalamaktadırlar.
Ne zaman adam oluruz, diye soracak olursanız yiyecek ekmeği bulamadığımız gün “acaba biz bu duruma nasıl geldik” diye şapkamızı önümüze koyacağız ve bu Cumhuriyetin Kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 90 yıl önce başlattığı çizgiye döneceğiz. Ben başka çözüm görmüyorum, zaten zaman zaman iktidar partisi çaresizliğe düştüğünde sadece lafta kalacak şekilde Atatürk'ün ilke ve yaptığı düzenlemeleri göğsünü gere gere dile getirmektedir.