Avukat Şiar Rişvanoğlu'na tehdide tepki ve suç duyurusu
Avukat Şiar Rişvanoğlu'na tehdide tepki ve suç duyurusu
Adana’da avukatlar, meslektaşları Şiar Rişvanoğlu’na yönelik tehdide karşı Adana Adliyesi önünde bir araya gelerek saldırıyı kınadı.
Adana’da avukatlar, meslektaşları Şiar Rişvanoğlu’na yönelik tehdide karşı Adana Adliyesi önünde bir araya gelerek saldırıyı kınadı.
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Adana Şubesi de Şiar Rişvanoğlu’na yönelik tehdit söylemlerine karşı bugün saat 14.00’te Adana Adliyesi'ne giderek konuya ilişkin suç duyurusunda bulunurken, adliye önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada konuşan avukat Sergen Nisanoğlu, söz konusu olayın münferit bir vaka olmadığını dile getirdi. Nisanoğlu, saldırıların örgütlü bir biçimde yürütüldüğünü belirterek “Baro genel kurullarını terk etmeyeceğiz” dedi.
İnsan Hakları Derneği’nin (İHD) “Sansasyonel Turan Birliği” isimli kapalı bir Telegram grubunda hedef gösterilmesinin ardından 16 Ekim’de akşam saatlerinde, Avukat Şiar Rişvanoğlu’nun aracına “Türk İntikam Tugayı” imzalı bir tehdit mektubu bırakıldı. Ofisinde bulunduğu sırada aracının lastikleri kesildikten sonra camına tehdit içerikli bir mektup bırakılan Rişvanoğlu’nun hafta sonu gerçekleşen Adana Baro Genel Kurulu’nda, Filistin halkı, Kürt halkı ve Polonez işçileri ile dayanışma mesajı içeren konuşması nedeni ile hedef alındığı anlaşıldı. Konuyla ilgili Örgütlü Suçlar Bürosu’na suç duyurusunda bulunuldu.
‘Saldırılar devrimci avukatlara’
Suç duyurusu öncesi avukatlar Adana Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamayı yapan Avukat Sergen Nisanoğlu, “Yoldaşımızın şahsına yönelik saldırı; uzun zamandır devam eden faşist saldırı zincirinin bir uzantısı, şahsından öte devrimci avukatlık pratiğimize yönelik politik bir saldırı, baro genel kurullarında sürdürülegelen vandal müdahalelerin devamı niteliğindedir. Nitekim 2020 yılında benzer içerikli ve taşa sarılı bir tehdit mektubu ile yoldaşımızın ofisinin camlarını kıran fiziki bir saldırı gerçekleştirilmiş; 2022 tarihli Adana Barosu Genel Kurulu’nda ise bileşeni olduğumuz ÖÇAV deklarasyonu okunduğu sırada kürsüye sözlü ve fiziki saldırıda bulunulmuştur. Adana Barosu’nun 12-13 Ekim tarihli genel kurulunda ise hatip olarak söz aldığı sırada sözlü saldırıya maruz kalmasının akabinde bu saldırı gerçekleşmiştir. Aynı tarihlerde Ankara Barosu Genel Kurulu’nda gerçekleştirilen fiziki saldırı ise tüm yaşananları Adana’ya mahsus vaka-ı adliye olarak tanımlamaktan bizi alıkoymaktadır” dedi.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.