Kısacık, 'Türkiye Mülteci ve Kaçak Göçmen Merkezi Olmaktan Kurtulacak!'

    Etkinliğe mahalle sakinleriyle sohbet ederek başlayan Kısacık, sorunları ve şikayetleri dinledi. Vatandaşlar yaşadıkları ekonomik sıkıntılardan dert yanarak ekonomik belirsizliğin kendilerini yorduğunu ifade ettiler. Yine mülteci ve göçmen sorununu da değinen vatandaşlar, özellikle Suriyeli ve Afgan göçmenler konusundaki kaygı ve şikayetlerini dile getirip, bu konuda Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın getireceği çözümler hakkında Kısacık’tan bilgi vermesini istediler. Soru ve şikayetler sonrasında söz alan Kısacık, konuşmasına ekonomi alanından başladı: “Mevcut iktidarın çözüm üretemediği, hayatımızın her alanına etki eden yüksek enflasyon ve zamlarla karşı karşıyayız. Üzücü olan şudurki bu sorunla, zaten kötü olan ekonomik koşullara rağmen sizin savaşmak zorunda bırakılmış olmanız. Özellikle Sarıçam ilçemiz gibi nüfusunun çoğunluğunu işçi ve çalışanlarla, ilçedeki esnaflarımızın oluşturduğu yerlerde bu olumsuz durum daha etkili oluyor. Hepinizin bir sonraki ayı değil, yarını hesapladığınızı bildiğimi üzülerek belirtmek istiyorum. Ama bu durumun yeniden sizin lehine dönmesi için bizlere güvenin. Mevcut iktidar sorunlara çözüm üretmekten uzak ve ekonominin düzelmesi konusunda seçim sürecinde ikna edici vaadler dahi veremezken; biz, seçimi Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun kazanmasıyla Genel Başkanımız Sayın Ali Babacan’ın liderliğinde ekonominin başına geçeçecek liyakatli, işinin ehli, tecrübeli krizlerle mücadelede başarılı kadroların durumu ele alacağımızı söylüyoruz. Enflasyonla etkin mücadele, paramızın yeniden değerlenmesiyle alım gücünüzü artırmak, emeğinizin karşılığı olarak kazandığınızla bir sonraki gün için değil, uzun vadede geleceğiniz için, çocuklarınız için rahat ve huzur içinde yaşayacağınızın sözünü veriyoruz.” Açıklmasına göçmen ve mülteci sorunu ile devam eden Kısacık, konunun Türkiye için ciddi bir gelecek ve güvenlik meselesi haline geldiğini vurgulayarak: “Bugün yaşadığımız ve yönetilemeyen en önemli sorunlardan bir tanesi de mülteci ve kaçak göçmen sorunudur. Suriye’den ülkemize gelen milyonlarca mülteci artık mülteci konumundan oldukça uzaktır. Kontrol altında tutulamayan mülteciler Sarıçam’da, şehrimizde, ülkemizin diğer şehirlerinde kendi mahallelerini oluşturmuş, kendi dükkanlarını açmış, kendi sosyal ve ticari hayat alanlarını kurmuş, bizim yükümlü olduğumuz pek çok sosyal ve mali durumlardan bağımsız ve rahat yaşamaktadırlar. Hatta pek çok Suriyeli mülteciye vatandaşlık verilmesiyle seçimlerde oy kulllanma hakkı tanınmış ve ülkemizin yönetiminde söz sahibi olmaları sağlanmıştır. Açıkça belirtmek isterimki, biz, DEVA Partisi ve Millet İttifakı olarak mültecilere karşı bir kin ve nefret içinde değiliz. Ama ülkemizin toplumsal, sosyal, ekonomik ve siyasi dengelerini olumsuz yönde etkileyen bu konuya da kayıtsız kalmamız mümkün değildir. Kaçak göçmen konusu, ülkemizin geleceği adına kontrolsüz mülteci konusundan daha ciddi bir problem ve doğrudan bir tehdittir. Ülkemize sınırlarımızı rahatlıkla geçerek giren onlarca, yüzlerce, binlerce savaş mağduru yada geldikleri bölgede hangi illegal veya terörist gruplarla bağlantılı olduğu bilinmeyen, kayıtsız göçmen girmektedir. Konu yönetilemeyen bir problem olmaktan çıkmış, ülkemizin sınır güvenliği, nüfus, toplumsal dokusu, yine ülkemizin toplumsal güvenliği, huzuru ve siyasi yapısı için bir tehlike haline gelmiştir.  DEVA Partisi olarak, daha önce açıkladığımız, ‘Sığınmacı Sorununun Çözümü ve Düzensiz Göçün Önlenmesi’ ve ‘Dış Politika ve Güvenlik’ konularında ilan etmiş olduğumuz eylem planlarımızdaki çözümler, şimdi Millet İttifakı Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nde daha da geliştirilerek resmi olarak yer almıştır. 28 Mayıs Pazar günü Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olmasıyla Türkiye, dış politika, mülteci ve kaçak göçmen konusunda yeni bir sayfa açacaktır. Neredeyse tüm sınır komşumuz olan ülkelerle ve özellikle Suriye ile diplomatik olarak kötü ilişkilere sahibiz. Öncelikle mülteciler konusunda ortak çalışmalar yapmak için sınır komşularımızla aramızı düzelteceğiz. Suriye, zaten bütün mülteci konumundaki vatandaşlarına geri dön çağrısı ile bizim politikalarımızın haklılığını göstermiş durumda. İki yıla yayılacak bir çalışma ile ülkemizdeki Suriyeli savaş mağduru mültecileri diplomasi, uluslararası hukuk ve güvenlik içinde yeniden ülkelerine göndereceğiz. Ayrıca vatanımızın namusu olan sınırlarımızı korumak konusunda ciddi hassasiyet göstererek, Türkiye’yi bir kaçak göçmen merkezi olmaktan kurtaracağız. Hiç kimse elini kolunu sallayarak ülkemize giremeyecek, ülkemizin siyasi ve toplumsal huzurunu bozamayacaktır.” Diyerek konuşmasını tamamlayan Kısacık, devam eden programı için Beyceli Mahallesi’nden ayrıldı.